Kitaplar insanlar gibi değil, kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz!
kimin de yaşanacak yurt aratır,
bana kalan genetik hastalıkları oldu…
Allah (cc) tüm ecdamızı
geride bıraktıkları ile takdir etsin!
erbil
kimin de yaşanacak yurt aratır,
bana kalan genetik hastalıkları oldu…
Allah (cc) tüm ecdamızı
geride bıraktıkları ile takdir etsin!
erbil
sivriyi ayrı, karayı ayrı.
doldurdunuz mu
şeleği, sepeti, hararı…
çektiniz mi
telden kazığı, duvarı.
aldınız mı
dünyalığı, toprağı…
bildiniz mi
hakkı ayrı, günahı ayrı.
sizin için mi
haramda helal de aynı
yarın Cuma
su ile abdest aldınız mı
değdi mi ucuna
şimdi kazandınız mı?
erbil
sivriyi ayrı, karayı ayrı.
doldurdunuz mu
şeleği, sepeti, hararı…
çektiniz mi
telden kazığı, duvarı.
aldınız mı
dünyalığı, toprağı…
bildiniz mi
hakkı ayrı, günahı ayrı.
sizin için mi
haramda helal de aynı
yarın Cuma
su ile abdest aldınız mı
değdi mi ucuna
şimdi kazandınız mı?
erbil
karıncalar kadar kalabalık değil çevrem.
çok tanıdığım insan var,
ama pek arkadaşım yok!
huzuru çokta, mutluluğu fazlada aramadan,
kimsenin, hiç bir şeyin eksikliğini duymadan,
sade ve basit yaşıyorum…
erbil
karıncalar kadar kalabalık değil çevrem.
çok tanıdığım insan var,
ama pek arkadaşım yok!
huzuru çokta, mutluluğu fazlada aramadan,
kimsenin, hiç bir şeyin eksikliğini duymadan,
sade ve basit yaşıyorum…
erbil
hayal kurmanın, şiir yazmanın aşk olmadığını, iyiliğin, kardeşliğin, arkadaşlığın, dostluğun ve bildiğim tüm ilişkilerin karşılıksız bir bağ olmadığını öğrettiniz...
erbil
hayal kurmanın, şiir yazmanın aşk olmadığını, iyiliğin, kardeşliğin, arkadaşlığın, dostluğun ve bildiğim tüm ilişkilerin karşılıksız bir bağ olmadığını öğrettiniz...
erbil
vefa nedir soracak olursan;
“sonsuzluğa kadar sürecek bir dostluktur” derim.
mesele dost olabilmek değil,
dost kalabilmektir!
ne mutlu;
“dost kalabilene, sonsuzluğa kadar götürebilene!
erbil
#ferdizeyrek mekanın cennet olsun başkan!
vefa nedir soracak olursan;
“sonsuzluğa kadar sürecek bir dostluktur” derim.
mesele dost olabilmek değil,
dost kalabilmektir!
ne mutlu;
“dost kalabilene, sonsuzluğa kadar götürebilene!
erbil
#ferdizeyrek mekanın cennet olsun başkan!
fikrim değişir, tarzım değişir, keyfim değişir.
dün kabul ettiğimi bugün tahammül edilmez bulabilirim.
hepsi benim tercihim.
erbil
fikrim değişir, tarzım değişir, keyfim değişir.
dün kabul ettiğimi bugün tahammül edilmez bulabilirim.
hepsi benim tercihim.
erbil
vazgeç şekilden, eşyadan,
sen aşkı var edeni, derdi vereni bul!
şartı, kavli kuralı unut,
gasptan, tecavüzden tut,
her türlü fenalıktan,
yalandan hırdan, dırdan uzak dur,
ah almaktan, gönül kırmaktan kork.
erbil
vazgeç şekilden, eşyadan,
sen aşkı var edeni, derdi vereni bul!
şartı, kavli kuralı unut,
gasptan, tecavüzden tut,
her türlü fenalıktan,
yalandan hırdan, dırdan uzak dur,
ah almaktan, gönül kırmaktan kork.
erbil
erbil
erbil
Açar yine menekşe,
Kırmızı, mor, pembe mine,
Unutma beni,
Unutma yakışıkı şövalye,
Çiçeğimi kopardın!
Şubat gibiyim,
Herkesten az, herkesten kısa,
bir iris çiçeği,
Sığ kökleri yerin altında,
Renk renk dev zinyalar,
küçücükte olsa
Ahım kaldı!
erbil
Açar yine menekşe,
Kırmızı, mor, pembe mine,
Unutma beni,
Unutma yakışıkı şövalye,
Çiçeğimi kopardın!
Şubat gibiyim,
Herkesten az, herkesten kısa,
bir iris çiçeği,
Sığ kökleri yerin altında,
Renk renk dev zinyalar,
küçücükte olsa
Ahım kaldı!
erbil
Herkes benden çalmış,
Kimi inci boncuk,
Kimi birazcık mutluluk,
Neyim kaldı sana...
Mevsim geçer,
Müşkülümler açar şimdi,
Kimi beyaz kimi mavi,
Kimi üşür solar şimdi,
Neyim kaldı sana...
Şubat gibiyim,
Kırık, dökük, eksik,
Canım, malım,
Altında enkazın,
Neyimi aldın!
erbil
Herkes benden çalmış,
Kimi inci boncuk,
Kimi birazcık mutluluk,
Neyim kaldı sana...
Mevsim geçer,
Müşkülümler açar şimdi,
Kimi beyaz kimi mavi,
Kimi üşür solar şimdi,
Neyim kaldı sana...
Şubat gibiyim,
Kırık, dökük, eksik,
Canım, malım,
Altında enkazın,
Neyimi aldın!
erbil
sağlık dilerim,
ne isteyeceğim başka mevladan!
ne çıkar sanki kötü sözden, hevadan,
ağarıyor yine gözlerim,
seğirir,
kısık, aydan, akşamdan,
bilirim yine şafak söker kızıl, serin,
aydınlık bir gün,
düşlerim,
bilirim olacak şey değil,
yine üzülür, yine küserim!
erbil
sağlık dilerim,
ne isteyeceğim başka mevladan!
ne çıkar sanki kötü sözden, hevadan,
ağarıyor yine gözlerim,
seğirir,
kısık, aydan, akşamdan,
bilirim yine şafak söker kızıl, serin,
aydınlık bir gün,
düşlerim,
bilirim olacak şey değil,
yine üzülür, yine küserim!
erbil
akımda seninle geziyorum,
köşe bucak!
hasretin içimde,
yaksa da canımı yine de şikayet etmiyorum.
n’olacak?
ha sıla, ha gurbet,
huzur nasılsa senin olduğun,
yaşadığın şehirde,
seni aradığım, bulduğum yerde!
erbil
akımda seninle geziyorum,
köşe bucak!
hasretin içimde,
yaksa da canımı yine de şikayet etmiyorum.
n’olacak?
ha sıla, ha gurbet,
huzur nasılsa senin olduğun,
yaşadığın şehirde,
seni aradığım, bulduğum yerde!
erbil
bildik yollardan,
dönüyorum,
hatalarımdan,
kırdığım kalplerden,
tanıdık yüzlerden,
eşden, dosttan,
kaçıyorum herkesten,
yenildi sanıyorlar…
“Oysa ben geçiyorum,
her şeyden, herkesten…”
erbil
bildik yollardan,
dönüyorum,
hatalarımdan,
kırdığım kalplerden,
tanıdık yüzlerden,
eşden, dosttan,
kaçıyorum herkesten,
yenildi sanıyorlar…
“Oysa ben geçiyorum,
her şeyden, herkesten…”
erbil
masuma günyüzü,
zindanlar dar değil,
fikirlerin özü,
sinei içindedir!
dil kesik,
gönül ket değil,
bu eksiklik,
hakikat değil,
hak bilir, rap bilir!
derh içinde,
birçokları eyyamdır,
tüze işinde,
hüküm değişir
güç, iktidar sâridir!
erbil
masuma günyüzü,
zindanlar dar değil,
fikirlerin özü,
sinei içindedir!
dil kesik,
gönül ket değil,
bu eksiklik,
hakikat değil,
hak bilir, rap bilir!
derh içinde,
birçokları eyyamdır,
tüze işinde,
hüküm değişir
güç, iktidar sâridir!
erbil
altında kanatlarımın,
sükunet içindeyim!
Zülcelali aklımda,
günahlarımın,
keyfi rehavetindeyim!
ledün katında,
huzurundayım,
mahcubum her daim!
çatım sinei yanım,
nabız atımımda,
kendimi dinlemekteyim!
erbil
altında kanatlarımın,
sükunet içindeyim!
Zülcelali aklımda,
günahlarımın,
keyfi rehavetindeyim!
ledün katında,
huzurundayım,
mahcubum her daim!
çatım sinei yanım,
nabız atımımda,
kendimi dinlemekteyim!
erbil