Ankara — Yaklaşık 700 bin kamu işçisini ilgilendiren, Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmeleri devam ederken Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, kadın kamu işçilerinin taleplerini TBMM’deki düzenlediği basın toplantısı ile gündeme taşıdı. Taslak işçilerden kaçırıldı Yapılacak sözleşmenin kamu işçilerinin önümüzdeki 2 yılını belirleyeceğini ifade eden Karaca “İşçiler taleplerini, beklentilerini, kırmızı çizgilerini her yolla anlatıyorlar. Fakat sendikaları Türk-İş ve Hak-İş’in Çalışma Bakanlığına sunduğu ortak teklif tam bir hayal kırıklığı oldu. Hayatı bu sözleşme ile belirlenecek olan işçiler, sendikalarının sunduğu taslağı basından öğrendiler. Aylardır dile getirdikleri taleplerin emaresine rastlayamadılar. Yine bir sendikal bürokrasi yine bir işçi iradesini tanımama… Kamu işçileri, bırakalım işvereni, kendi hayatlarını doğrudan ilgilendiren bu sözleşme için yetki verdikleri sendikalarına bile seslerini duyuramadılar. Masada uzlaşmaya hazır olan sendikalar, işçilerden kaçırdıkları taslağın işçilerin çıkarına olmadığını açık açık ilan ettiler. Üstelik, sendika yönetimlerine hiç istemedikleri halde miting yaptıran bir işçi gücüne rağmen.” şeklinde kaydetti. Kamu işçileri AKP iktidarında kat kat fakirleştiğini belirten Karaca “AKP iktidara geldiğinde asgari ücretin 5,5 katı olan ücretler, 2.4 kata kadar düştü. Bütün emekçilerin ortak derdi olan vergi dilimi, kamu işçilerinin de ücretlerini vuruyor. KHK ile kadroya geçirilen işçiler aynı işi yaptığı çalışma arkadaşlarıyla aynı ücreti alamıyor. Ama sendika “eşit işe eşit ücret”i dahi taslağa koymuyor. Tayin, görevde yükselme gibi en temel haklar da yok. Geçmiş yılların hak kayıpları da yok. Bu taslakta işçiler yok.” dedi. Kadınların özgün talepleri masada unutuldu TİS metninde Kadın işçilerinin de olmadığını ifade eden Karaca “Kadın kamu işçileri, savunma sanayisi, sağlık, sosyal hizmetler, kara yolları, demir yolları, belediye, eğitim ve temizlik… her alanda ter döküyor. Ağır üretim ve denetim baskısı altında, vardiyalı, baskının ve şiddetin yoğun olduğu koşullarda çalışıyorlar. Sendikaların TİS’inde kadın işçilerin emeği ve talepleri de yok. Kadınların özgün ihtiyaçlarını kapsayan hiçbir şey teklifte yok.” sözleriyle işçilerin görüşmelerde konuşulmayan taleplerini şöyle sıraladı: Eşit işe eşit ücret yok İş yerlerinde ayrımcı ve cinsiyetçi uygulamalara son verilmesi yok 8 Mart’ın resmi tatil olması yok İnsan üstü vardiya ve üretim baskısının son bulması yok Regl izni yok Doğum öncesi ve sonrası gerekli izinler yok Süt izni, kreş, servis yok Ücretsiz nitelikli yemek hakkı yok Şiddete karşı mücadele mekanizmalarının kurulması yok ILO 190 ve İstanbul Sözleşmesi’nin iş yerlerinde uygulanması yok Kadın işçi komisyonları kurulmalı Sözleşme taslağını kadın işçilerle tartışarak hazırlanmadığını belirten Karaca, Türk-İş’in on binlerce işçiyi doldurduğu Tandoğan mitinginde konuşan kadın işçinin taleplerini hatırlatarak “Kadın işçileri bir süs gibi kürsü kullandıran sendikalar, masada kadınların taleplerini görmüyorlar.” sözleriyle eleştirdi. Kadın kamu işçilerine seslenen Karaca “Buradan kadın işçilere bir görev düşüyor. Kadın işçilerin özgün taleplerinin toplu iş sözleşmelere girdiği tüm iyi örnekler, mücadele etmeden bu yolun açılmadığını gösteriyor. Kadın işçiler işte tam da bu yüzden iş yerlerinde kadın işçi komisyonları kurmalı, özgün sorunlarını buralarda konuşarak mücadele kararları almalı. Kadınlar da bütün bir işçi sınıfı da ancak ısrarlı mücadele ile kazanacak.” dedi. (Evrensel)