Altug Cavusoglu
banner
altugcavusoglu.bsky.social
Altug Cavusoglu
@altugcavusoglu.bsky.social
Reposted by Altug Cavusoglu
“İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) tutuklu başkanı Buğra Gökce, Silivri Cezaevi’nde yazdığı ‘Silivri Günlükleri‘ adlı kitabının ilk yazısını yayınladı: ‘Ne yemek istiyorum ne yatmak.’”
www.diken.com.tr/bugra-gokcen...
Buğra Gökce'nin 'Silivri'deki ilk günü': Ne yemek istiyorum ne yatmak - Diken
04.12.2025 - İBB'ye bağlı İPA'nın tutuklu başkanı Buğra Gökce, 'Silivri Günlükleri'nin ilk yazısını yayınladı: "Ne yemek istiyorum ne yatmak."
www.diken.com.tr
December 4, 2025 at 3:10 PM
Tarlada fabrikada atölyede dükkanda ofiste markette direksiyon başında okulda ve evlerde tüm çalışan, çalışmış işçi, beyaz yaka, işsiz ve emeklilerin, emeğiyle geçinenlerin 1 mayıs günü kutlu olsun. Çalışanların kurtuluşu kendi mücadeleleri sonucu olacak, Edremitten enternasyonalist selamalar.
May 1, 2025 at 9:06 AM
Reposted by Altug Cavusoglu
Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs kutlamalarına yönelik kısıtlamalar:⁠
▪️ Tamamen temelsiz güvenlik ve kamu düzeni gerekçelerine dayanmaktadır.⁠
▪️ 2023 yılındaki Anayasa Mahkemesi kararını hiçe saymaktadır.⁠

#1Mayıs protestolarına yönelik tüm kısıtlamalar derhal kaldırılmalı!⁠
Türkiye: Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs kutlamalarına yönelik yasak kaldırılmalı
www.amnesty.org.tr
April 30, 2025 at 1:24 PM
Reposted by Altug Cavusoglu
⚠️ Sosyal medya algoritmaları, beğeni ve daha fazla paylaşım elde etmek için şiddet içeren ve nefret dolu içerikleri aktif olarak yaygınlaştırılıyor ve tırmandırıyor.

⚖️ Teknoloji düzenlemeleri insan haklarına etkileşimden daha fazla öncelik vermelidir.
❗ Daha azı bir şakadır.
April 10, 2025 at 10:19 AM
Fikir çok iyi ifade edilmiş. Bravo
Musa Kart usta konuşturmuş sanatını...
Bu alçaklık daha iyi anlatılamazdı.
April 6, 2025 at 1:10 PM
Reposted by Altug Cavusoglu
Kampanyayı imzalayıp paylaşır mısınız ?
chng.it/byZSPpzGbX
Kampanyayı İmzala
Çocuklarımız Serbest Bırakılsın
chng.it
April 6, 2025 at 12:24 AM
Reposted by Altug Cavusoglu
Suriye hükümetine bağlı milisler Alevi azınlığa mensup sivilleri kasten öldürdü. Bu korkunç cinayetler ve suçlar 'savaş suçu' olarak soruşturulmalı.
Suriye hükümeti:
❗️ Kıyı bölgelerinde Alevi sivilleri hedef alan toplu katliam dalgasının faillerinin hesap vermesini sağlamalı.
❗️ Hiçbir kişi ya da grubun mezhebi nedeniyle hedef alınmamasını temin etmek üzere derhal adım atmalı.

Açıklama 👉 www.amnesty.org.tr/icerik/suriy...
April 4, 2025 at 8:39 PM
Reposted by Altug Cavusoglu
Türk Tabipleri Birliği: “Biber Gazı Kimyasal Silahtır! Kullanımı Derhal Yasaklanmalıdır!”
@ttborgtr.bsky.social
March 22, 2025 at 6:17 PM
Ne diyeyim nasıl olayım, adamı harcadı şimdi şov yapıyor...
Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu için oy kullandı
www.birgun.net/haber/kemal-...
March 23, 2025 at 10:34 AM
Reposted by Altug Cavusoglu
Cumartesi Anneleri, 30 yıl önce gözaltında katledilen Hasan Ocak’ın faillerini sordu. Açıklamada, zamanaşımı riskine dikkat çekildi. Maside Ocak “30 yılda… https://www.evrensel...
Cumartesi Anneleri Hasan Ocak’ın faillerini sordu: 30 yılda değişmeyen adaletsizlik nasıl anlatılır?
İstanbul – Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle her hafta Galatasaray Meydanı’nda gerçekleştirdikleri eylemlerinin 1043’üncünü gerçekleştirdi. Annelere, insan hakları savunucuları da destek verdi. Karanfiller ve gözaltında kaybettirilen yakınlarının fotoğraflarını taşıyan Cumartesi Anneleri, 21 Mart 1995 tarihinde İstanbul’da gözaltında kaybettirildikten sonra cenazesi kimsesizler mezarlığında bulunan Hasan Ocak’ın faillerini sordu. Açıklamayı okuyan kayıp yakını İkbal Eren, ilk olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik 19 Mart’ta gerçekleştirilen operasyona değindi. İkbal Eren, “21 Mart’ta ise mahkeme kararıyla İstanbul Baro Başkanı İbrahim Özden Kaboğlu ve yönetim kurulunun görevlerine son verildiği haberini alarak günü tamamladık. Bu sabaha da İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir’de ev baskınları ile yüzün üzerinde öğrencinin gözaltına aldığı haberi vardı. Van’dan İstanbul’a kadar uzanan bu uygulamalar, seçme ve seçilme hakkını sistematik ve yaygın olarak ihlal eden bir devlet pratiğine dönüşmüş durumda. Seçimler yoluyla göreve gelenlerin, seçim dışı yöntemlerle görevden alınmaları asla kabul edilemez. İktidarın, temel hak ve özgürlüklerimizi; insan ve yurttaş olma vasfımızı hedef alan hukuk dışı ve keyfi uygulamalarını kabul etmiyoruz. Ayrıştırıcı ve ötekileştirici bir siyaset anlayışını reddediyoruz. Hak ve özgürlüklerimizin askıya alındığı bir rejimde yaşamak istemiyoruz” diye belirtti. "Hasan Ocak’ı gören tanıklar anlattı" Hasan Ocak’tan gözaltına alındığı tarihten sonra bir daha haber alınamadığını hatırlatan İkbal Eren, “Annesini telefonla arayarak, ‘Balık getireceğim, akşam için yemek hazırlama’ demişti. Hasan Ocak gözaltına alındı ancak emniyet bunu inkar etti. Aile, savcılığa başvurmasının ardından İstanbul Emniyeti, İstanbul Valiliği, TBMM, Başbakanlık, ilgili bakanlıklar, hastaneler ve Adli Tıp Kurumu nezdinde yoğun girişimlerde bulundu. Oluşan kamuoyu baskısı sonucunda dönemin İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar ve İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir yaptıkları açıklamalarda ‘Hasan Ocak’ın gözaltında olmadığını ve suçlu olarak aranmadığını’ ifade etti. Ancak gerçekler farklıydı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde gözaltında bulunan iki kişi, Hasan’ı şubede gördüklerini; iki kişi ise Hasan’ın ismini emniyetteki parmak izi listesinde okuduklarını belirtti. Ayrıca, Newroz nedeniyle gözaltına alınan bir başka tanık da şubede bir hareketlilik olduğunu, polislerin kendi aralarında ‘Hasan Ocak getirildi’ dediklerini duyduğunu ifade etti” ifadelerini kullandı. “Olay yeri tutanağı kanıtıydı” Ağır işkencelere maruz kalan Hasan Ocak’ın cenazesinin Altınşehir Kimsesizler Mezarlığı’nda bulunduğunu söyleyen İkbal Eren, şöyle devam etti: “Olay yeri tutanağında Hasan’ın üzerinde kimliğinin, kemerinin, saatinin ve ayakkabı bağcıklarının bulunmadığı, parmaklarında ise mürekkep lekeleri olduğu kaydedilmişti. Bu detaylar, onun gözaltına alınan kişilere uygulanan rutin işlemlerden geçtiğinin açık kanıtıydı. Durum o kadar netti ki, dönemin İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu, yaptığı açıklamada ‘Ocak’ı konuşturmak için gözaltına aldılar. Orada uygulanan işkence ve darptan sonra öldürülüp Beykoz'a atıldı’ diyerek, Ocak ailesinden ve toplumdan özür diledi. Ne var ki, ailenin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı. “Zamanaşımını işletmeyin” İç hukuk yollarından sonuç alamayan aile, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurdu. 2004 yılında AİHM, Hasan Ocak’ın kaybedilmesi ve ölümüne ilişkin yeterli ve etkin bir soruşturma yürütülmediğine hükmederek, Türkiye’yi mahkum etti. Buna rağmen, iç hukukta dosya kovuşturma aşamasına dahi geçemedi. Hasan Ocak dosyası, uluslararası sözleşmeler ve anayasa ile güvence altına alınmış hakları ihlal eden, etkin soruşturma ve kovuşturma yükümlülüklerini yerine getirmeyen yargı mensupları tarafından Beykoz Adliyesi’nin tozlu raflarında zamanaşımına terk edildi. Hasan Ocak'ın gözaltında kaybedilişinin 30’uncu yılında, bir kez daha yargı makamlarına sesleniyoruz. Uluslararası teamüllere uyun. Dosyayı, insanlığa karşı işlenen suç kapsamında değerlendirin. Zamanaşımını işletmeyin. Etkin bir soruşturma ve kovuşturma yürütme görevinizi yerine getirin.” “30 yılda değişmeyen adaletsizlik hukuksuzluk nasıl anlatılır” Açıklamanın ardından Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak konuştu. Maside Ocak, “Annem selamlarını iletmemi istedi. Buraya gelmeyi çok isterdi. Bariyerlerin önünde, heykelin tam önünde duramamak annem için çok büyük bir üzüntü. Hala bize ‘10 yıl oldu niye hala orada 10 kişi duruyorsunuz. Ben size Galatasaray Meydanı’nı böyle emanet etmedim’ diyor. Bizler 30 yılımızı anlatmak için buradayız. 30 yılı nasıl anlatabiliriz. 30 yılda değişmeyen adaletsizlik hukuksuzluk nasıl anlatılır. Her Galatasaray Meydanı’na geldiğimizde yaramıza karanfilleri basarak geldik. 30 yılda her gün burada yaramız kanamaya devam ediyor. Yaralarımız kanadıkça Hasan’ı unutmayacağız” ifadelerini kullandı. Eylem, meydana bırakılan karanfillerle son buldu. (MA)
www.evrensel.net
March 22, 2025 at 11:05 AM
Reposted by Altug Cavusoglu
March 21, 2025 at 7:16 PM
Reposted by Altug Cavusoglu
İşte protestolar hakkında bilmen gerekenler👇
❗️Unutma, barışçıl protesto bir haktır.⁠

#ProtestoHakkınıKoru
March 21, 2025 at 10:37 AM
Reposted by Altug Cavusoglu
Butler'ın son yazısının çevirisi gelmiş, meraklısına ve tekrar okumak isteyene:
corpusdergi.com/2025/trumpin...
Trump’ın Sadist Neşesi Nereden Geliyor? - Judith Butler | Corpus Dergi
Gazze’ye el koyma, ikili cinsiyet politikası, göçmenlerin sınırdışı edilmesi; Judith Butler birkaç gün önce yayımlanan bu yazısında Trump’ın sadist neşesini ele alıyor.
corpusdergi.com
February 9, 2025 at 3:44 PM
Trump pardons creator of drug marketplace...
President Trump on Tuesday granted a pardon to Ross Ulbricht, the creator of the Silk Road drug marketplace and a cult hero in the cryptocurrency and libertarian worlds. Ulbricht was serving a life sentence for creating a site to sell heroin, cocaine and other illicit substances. nyti.ms/42ok5qL
January 22, 2025 at 7:10 PM
Reposted by Altug Cavusoglu
Filmmaker David Lynch, who created surreal shows and films such as "Twin Peaks," "Mulholland Drive" and "Blue Velvet," has died. He was 78 years old. https://on.wsj.com/3PEwzCY
January 16, 2025 at 7:22 PM
Reposted by Altug Cavusoglu
Amnesty International on Thursday became the first major international human rights organization to accuse Israel of carrying out genocide in Gaza, drawing a rebuke from Israeli officials who denied the claim.
Amnesty International Accuses Israel of Genocide in Gaza
Israel rejected the charge — the first of its kind by a major human rights organization — saying it was “based on lies.”
www.nytimes.com
December 5, 2024 at 5:16 PM
Gençlerin kanına doymadı her iki tarafın savaş çığırtkanları
November 27, 2024 at 9:39 PM