Uçurumun kenarındayım, aşağı bakamıyorum.
Sırtımca onlarca insan yükü
Omurgalarım hürriyet diye bağırıyor, benden bizden bağımsız, eğik ve bükük.
Oysa ne kalabalıklar sığdırdım bu yalnızlığa.
Uçurumun kenarındayım, aşağı bakamıyorum.
Sırtımca onlarca insan yükü
Omurgalarım hürriyet diye bağırıyor, benden bizden bağımsız, eğik ve bükük.
Oysa ne kalabalıklar sığdırdım bu yalnızlığa.
Ah beni onca kalabalığın içinde bir hayale hapsedenim. Yokluğunda toprak bile sen kokuyor, çamura bulanmak yeterli olacaksa mezarıma uğra, zira orada daha çok sen kokacağım..
Ah beni onca kalabalığın içinde bir hayale hapsedenim. Yokluğunda toprak bile sen kokuyor, çamura bulanmak yeterli olacaksa mezarıma uğra, zira orada daha çok sen kokacağım..
Uçurumun kenarındayım, aşağı bakamıyorum.
Sırtımca onlarca insan yükü
Omurgalarım hürriyet diye bağırıyor, benden bizden bağımsız, eğik ve bükük.
Oysa ne kalabalıklar sığdırdım bu yalnızlığa.
Uçurumun kenarındayım, aşağı bakamıyorum.
Sırtımca onlarca insan yükü
Omurgalarım hürriyet diye bağırıyor, benden bizden bağımsız, eğik ve bükük.
Oysa ne kalabalıklar sığdırdım bu yalnızlığa.
Bir silüete büründürmese de sevdasını, gözlerinin aradığı, kalbinin hissettiği, kulaklarının işitmek istediği bir beden muhakkak bulunurdu.
Bir silüete büründürmese de sevdasını, gözlerinin aradığı, kalbinin hissettiği, kulaklarının işitmek istediği bir beden muhakkak bulunurdu.
"Ölüm ile yaşam arasında bir yerdeyim, lakin sen arafın en güzel halisin". Onsuz geçen her bir geceyi, bir heceye sığdırmış. Geriye ne bir üşümek kalmış, ne de bağrındaki yangın.
"Ölüm ile yaşam arasında bir yerdeyim, lakin sen arafın en güzel halisin". Onsuz geçen her bir geceyi, bir heceye sığdırmış. Geriye ne bir üşümek kalmış, ne de bağrındaki yangın.