Sadece İran'da değil, her yerde kendi sesini bulmaya çalışan kadınların sesi. İran'ın 1979 Devrimi, İslam Cumhuriyeti'nin kuruluşu gibi çalkantılı dönemlerinde ailesinin yarısı komünist yoldan, diğer yarısı molla sistemi ve dindar yoldan ilerlerken tüm bu kargaşa içinde kadının rolünü sorgulatıyor.

İyi okumalar dilerim şimdiden :)

Rica ederim :)

Çok teşekkürler paylaştığınız için.

Evet, çoğu yerde tükenmiş. Ben de Kindle üzerinden okumuştum.

Ben de dahil çoğu insan için çok zor. Çünkü hayatta kalmak için sabahın köründe uyandırılıp akşama kadar çalıştırılıyoruz. E bunun böyle devam etmemesi için okumalıyız, gelişmeye ve geliştirmeye sıkıca sarılmalıyız, okuduklarımızı yaşama yansıtmalıyız. Başka yol bilmiyorum düzeni değiştirmek için.

Teşekkürler tavsiyeniz için.

Michael Tomasello'nın "İnsan İletişiminin Kökenleri" ile birlikte okunmalı. Aynı sorulara çok farklı bakış açılarından cevaplar vererek, bu konuda iyi düşünme biçimleri katıyorlar okuyucuya. Çok iyi tamamlıyorlar birbirlerini.

Anladım, toparlamam gerek de kısa sürede yapar mıyım bilmiyorum, paylaşırım mutlaka yaparsam :)

Paylaştınız mı bir yerde? Bulamadım.

Bu ay Kuhn'nun "öğretmenim" dediği Alexandre Koyre okumaları yapıyorum, birkaç eserini okudum, çok iyi bakış açıları katıyor.

Rica ederim dostum, ne mutlu bana :)

Yok diye biliyorum, rica ederim.

Daha detaylı yorumlarım: github.com/mertingen/bo...

Akademik ama akıcı üslubuyla, veri sömürüsünden kolektif zekaya uzanan geniş bir çerçeve sunan bu eser. Teknolojiyle ilişkisini sorgulamak isteyenler için öneririm. Psikolojiden iktisada, çeşitli bilim dallarından soosyolojiye kadar çok farklı bakış açılarından konuyu irdeliyor.

Yapay zekanın, Sanayi Devrimi'ndeki hesap makinelerinden günümüzün gözetim algoritmalarına uzanan tarihsel köklerini örneklerle açığa vuran Pasquinelli, teknolojinin masalsı bir kurtarıcı ya da korkutucu bir düşman değil, insan ilişkilerinin bir yansıması olduğunu savunuyor.