Gelelim İmamoğlu konusuna, görüyorum ki süreç onun için de çok benzer şekilde işliyor. Birkaç cimer şikayeti, birkaç gizli tanık ile hayatınızdan birkaç yıl çalmaları o kadar kolay ki.
Şişli belediyesine atanan kayyım mesela. Çok benzer konular.
Şüphe var diyerek her şeyi yapabiliyorlar.

Aradan bir buçuk sene geçti, yedi sülalemi araştırdılar, hiç tanımadığım insanlarla aynı dosyada araştırılmışım(çok sonra öğrendim tabii) velhasıl kelam arada örgütsel bir bağ,bahis va bulamadıkları için kara para aklamanın öncül suçu olan bu iki suçtan takipsizlik aldım. Hiç haber olmadı tabii.

Ve ben birden kendimi tüm bu olayların tam ortasında, ne yapacağımı bilemezken buldum. Bu olaylar başlamadan aylar önce Amerika’ya yerleştiğim için de bana kaçtı dediler üstelik🤦🏻‍♀️

Tabii Kayyım’ı öyle pat diye atayamıyorsun. Bir yere kayyım atamak istersen terör gibi,yasa dışı bahis gibi bir suçtan araştırılıyor olman lazım. Zaten kara para aklamak için de bu suçlardan birinden bir para kazanmış olman ve onuişlemlere tabi tutarak aklamış olman lazım.

Hukuki olarak yapılması gereken şey, önce olayın araştırılıp eğer bir bulguya rastlanırsa o halde şirketlere kayyım atamak olması gerekir iken dönemin savcısı G.K. ortada henüz bir rapor dahi yokken mal varlığına tedbir,kayyım ve çıkış yasağı verdi.

Sebebi ise yine malum platformda belli başlı kişiler tarafından yazılıp çizilenler ve kar topu gibi büyüyen bir linç kültürü.Normal şartlarda ortada bir idda var ise elbette ki devletimiz bunu araştırmakla sorumludur.Fakat benim başıma gelenleri dikkatle dinlemenizi istiyorum.

Ve size bahsedeceğim şeyler aslında son zamanlarda hepinizin konuştuğu ve şikayet ettiği şeyler ile o kadar benzer ki! Ekrem İmamoğlu’nun başına gelenleri çok büyük bir üzüntüyle takip ediyorum bu arada. Şimdi biliyorsunuz, şirketlerime tam bir buçuk yıl önce kayyım atandı.