Türk şiirinin 2000lerde yazılan dönemi için internetin özgürleştirici rolüne çok büyük önem atfedilir. Hatalı olan bu tanımlamayı bugün nasıl revize ederiz?

internetin doğasında yatan engelsiz iletişim ve mülkiyetsizlik fikri, günümüz sosyal medya dünyasında markaların yönettiği ve ilk idealinin tersine dijital kimlikler üzerinden var olabildiğimiz yerlere dönüşmüş durumda. yani ‘orada’ sergilediğimiz davranış bizim için açılmış bir alandır yalnızca.

kullandığımız mevcut sosyal medya uygulamalarını da bu bağlamda tekrar düşünmek yerinde olacaktır. tam olarak iktidara, sermayeye ve tüketim toplumu fikrine hizmet eden, her birimizi bir veri olarak kaydeden o markaları.

sosyal medya mecraları kamusal alan niteliğini yitirdiğinde rejimin bir aracı haline dönüşüyor. bu nedenle belirli aralıklarla mecra değiştirmek özgürlükler bakımından önemli. tabi özgürlükleri tırnak içine almalı.