Cem Yılmaz
banner
cycemyilmaz.bsky.social
Cem Yılmaz
@cycemyilmaz.bsky.social
Gitmeden iki çift lafım var
İnsanoğlu kırılmaya başladığı an "iyiyim" demeyi öğrendi. Ben de öyle öğrenmiştim. Önce büyük bir anlamla, sonra alışkanlıkla, en sonunda da sadece sessiz kalmamak için ani bir refleksle yapardım bu modern suskunluk biçimini. Refleksle iyi olma hali...
April 15, 2025 at 11:03 AM
Açlığın midede değil ruhta biriktiğini, ruh aç kaldığında insanoğlunun ne yerse yesin doyamayacağını çok iyi biliyordum. Bu yüzden pek acıkmıyor, acıktığım zamanlarda da uyku denen mucizevi ilacı yutuyordum.
April 14, 2025 at 7:39 PM
Postaneden çıktıktan sonra onu düşündü. Postaneye girmeden önce de onu düşünüyordu oysa. Hayatını ikiye bölen nokta Yenişehir Postanesi'yse eğer, postaneden öncesi ve sonrası onu düşünerek geçmişti. Postanede mektubu gönderirken de onu düşündüğünü düşünürsek eğer, hayatı onu düşünmekle geçiyordu.
April 12, 2025 at 8:54 PM
Bedelsiz güç, kontrolsüz gücü doğurur. Gücü bedelsiz edinenler aynı hızda etik ilkeleri de yitirir. Üstelik hiç de utanmaz ve sıkılmazlar. Zulüm artık onlar için sıradandır. Ama sonları da hep aynıdır. Sırasıyla hırs, öfke, endişe ve en nihayetinde büyük bir korku içinde kendilerini yok ederler.
April 11, 2025 at 12:31 PM
Yavaşça gövdemi söküp etrafımdaki her şeyin dışına taşmak istiyordum. Bu uzunca süredir düşündüğüm bir eylemdi. Ölümlü biri olarak her şeyin içinde fazlasıyla hapsolmuşken bunu nasıl yapabilirdim bilmiyordum. Parçalanan et ve kemik seslerinin yankılandığı bu dünyada nasıl yaşanırdı bilmiyordum.
April 10, 2025 at 4:47 PM
Evsiz kalmanın bedelini çok uzun zamandır ödüyordum. Ama sanırım artık eve nasıl dönülür bilmeden eve dönüyordum.

open.spotify.com/track/7aGzhu...
Evdeymiş
Malt · Arıza · Song · 2010
open.spotify.com
April 10, 2025 at 9:26 AM
Bazen böyle olur. İnsanlar herhangi bir şey için gülerler bazen. Ben de nezaketen gülmüş, dünyanın en rahatsız edici koltuğunun üzerinde duran, belli ki berrak ellerle; anlık, rastgele bir şekilde siyah monami pastel kalemle çizilmiş resmi katlanmasın diye elimde yuvarlamış ve oradan çıkmıştım.
April 8, 2025 at 9:19 PM
Her şey mükemmel olsun diye sessizce çırpınırken kaybettiğim vaktin o devasa büyüklüğü altında eziliyordum. Önce gri kabanımı kaybetmiş sonra da insan olmanın gerektirdiği tüm soyut şeyleri terk etmiştim. Yine de beni arada sırada gelen olanı biteni anlama arzusunun ayakta tuttuğunu biliyordum.
April 8, 2025 at 8:39 AM
Tam insan olmayı tekrar hatırlamak üzereyken bunu becerememiş, tüm insanlığa kızmış, çaresizliğimi ve öfkemi görmezden gelebilmek adına çenemi kapatmıştım. Savaş, yerini beynimin içinde susmak bilmeyen bir iç savaşa bırakmıştı. Pek de yalancı galibiyeti kabul etmeyen bir iç savaşa...
April 7, 2025 at 6:07 PM
Zamanın oluşturduğu beni sevip sevmemek arasında gidip gelecek bile güç yoktu ayaklarımda. Ama yaşamın getirdiği tüm acı mecburiyetlere bıçkın bir delikanlı bakışı atmayı sevmiştim. Bunu da sevmeseydim eğer yaşamanın da pek bir anlamı kalmayacak gibiydi.
April 7, 2025 at 1:16 PM
Matiz olanlarla olmayanları ayırt etmeye çalışmaktan vazgeçmiştim artık. Ağrılarım dinmiş, keyfim yerine gelmişti. İnsanlara gülümsüyor, duvarlara ve kağıtlara resimler çiziyor, gürültüden dolayı duymamama rağmen söylenen her şeyi onaylıyor cinsten kafamı sallıyor ve "Evet!" diyordum. "Evet!"
April 7, 2025 at 10:19 AM
Mesai sonrasında kendimi insanoğlundan gelebilecek tüm kötülüklere karşı korumak için evde bulmuştum. Hep böyle olurdu. Ev güvenlidir. Bir ağrı kesici daha. Uyku gülümsemeye başlamıştı. NTV spikeri her şeyin içine sıçana kadar... "Bilim insanları uyardı! Evren aniden yok olabilir!"
April 7, 2025 at 9:44 AM
Yani dostum, kendimizi şununla avutmak zorundayız; hiçbirimizin gerçekliği diğerinden daha gerçek değil ve her ikimizinki de yalnızca bir anlığına var.
April 6, 2025 at 9:05 PM