Anadolu'da bir hayalet dolaşıyor.

"boş tencerenin deviremeyeceği iktidar yoktur." doğru ama bunun için tencere ile kapağın birbirine vurulması gerekir. işte tencere ile kapağın birbirine vurulmaya başlandığı o günlerdeyiz...

19 mart'ta sokağın dahil olmasıyla birlikte siyasi denklemin nasıl değiştiğine bakınca, on yıldır mahkum edildiğimiz "bizi sokağa dökmek istiyorlar, aman oyuna gelmeyelim, onların ekmeğine yağ sürmeyelim, AKP'ye yarar" siyasetinin nasıl büyük bir aldatmaca olduğunu görebiliyoruz

hem liselilerin hem üniversitelilerin eylemleri, islamcılığın 23 yıllık kültürel hegemonya kurma çabalarının sınırını gösteriyor. bu eylemlerde sadece gezi'nin mirası değil, türkiye solunun sloganları, şarkıları, türküleri, figürleri, yani devasa bir tarihsel birikim de var.

CHP'nin bir düzen partisi olduğunu ve buna rağmen şu günlerde sol popülizm yapmak zorunda kalan bir parti olduğunun bilincinde olarak şunu söylemek gerekir sanırım; meseleyi ucuz emeğe, küçülen ekmeğe, sınıfa, düşük ücretlere, insanca yaşama endeksleyerek burdan siyaseti kurması lazım.

halkı yoksullaştırma üzerine kurulu şimşek programı yoluna devam ediyor. diziydi, sanatçıydı, ünlüydü... bunlar dursun tamam da asıl mevzuyu ekmeğin küçülmesine, bu soygun düzenine bir an önce çekmek şart.