Ek olarak Yaşar Kemal'in muhteşem diliyle, Ortadirek romanında, muhtarın İnönü'nün bu kararını kendisiyle tartıştığı olağanüstü bölüm de okunmalı...

Kritik anlarda İnönü, kendi çıkarından daha çok "devlet" için düşünme becerisine sahipti. İktidarın değişmesinin kendisinde değil, imtiyazlarını kaybedecek olan çevresindekilerde daha fazla huzursuzluk yarattığını aşağıdaki yazıda anlatmıştım.

Seval Şahin, Everest'ten çıkan versiyonda bunun gerçeğini yayınlamıştır. Henüz karşılaştırmadım ama merak içindeyim... Okuduğumuz çeviri kitabın gerçekten yazarı tarafından yazılmış hali olup olmadığı konusunda kuşkuya düşmemiz gereğini gösteren en iyi örneklerden olabilir bu kitap.

Kitaptaki çeviri ve typo hataları zaten oldukça fazla ama bunun dışında böylesini ilk defa gördüm. Sanırım yayınevi dipnot vererek dizgi yapacak bir tekniğe! de sahip olmadığı için bunu metnin üzerinde parantez içinde yapmış. Herhalde +

Evet bu endişe kesinlikle önemli bir etken. Bütünü görmeden parçadan kendi kendini olumlayıcı bilgiyi kullanmak gibi bir şeye yol açıyor. Bir yönüyle confirmation bias..

belki giderek anaakımlaşma temayülü de gösteren bir alan. Önümüzdeki dönemlerde bu mesele üzerine aktif olarak düşünmeye ikna oldum sanıyorum...
Hem storytel'de hem de spotify'da yayınlanan program ilgilisinin dikkatine ve eleştirilerine sunulur.
storytel.com/tr/books/k%C...

Nereden Başlasam? programında köylülüğü konuştuk. Bu podcast/radyo işini oldukça sevdiğimi düşündüm yaparken ve dinlerken. Bence yeni ama sanıyorum biraz eskimiş ama oldukça etkili bir mecra olarak podcast yayıncılığı günümüzde alternatif seslerin de yer bulduğu ve +

Akademinin geldiği yer itibariyle ilkinin daha mümkün olduğunu düşünüyorum ama sosyal bilimlerde yerleşik bilgiyi değiştirmenin zorluğunun da etkili olduğu görülüyor. Hayırlısı diyelim... 🙂
100sene100nesne.com/traktor/#iss...

ve içindekiler bölümüne bakarak bu kitapta kesin makineleşme ve göç ilişkisi anlatılıyordur diyerek referansı yerleştiriyor, ya da okuyor ama -anlamıyor demeyeyim hadi- eski yanlış bilgi o kadar yerleşik ve sabit haline gelmiş ki, zihninde o bilgiyi düzeltiyor ve eski bilgide ısrar ediyor. +

Ama bu dönemde ilk defa çok ilginç farklı bir örnekle karşılaştım: Beni okumuş ve iddialarını da benim kitaba dayandırarak tarımda makineleşme yüzünden göç ve hatta mülksüzleşme başladı diyen iki uluslararası yayın gördüm. Gerçekten çok şaşkınım... Demek ki ya insanlar okumuyor aslında +

Bu iddiayı yok etmek için ne kadar delil gösterirseniz gösterin o kadar katı bir sabit bilgidir ki sıklıkla hala tekrar eder. Bu konuda yazanlar benim veya başkalarının buna benzer iddialarını okumamış olabilirler bu son derece normal ve illaki beni niye okumamış diye soracak değilim elbette. +

tarımsal dönüşümün bütüncül etkisi yaratmıştır. Makine bunlardan biri ama en önemlisi, hatta çok önemlisi bile değildir. Ama bu konudaki en büyük yanlışlardan birisi tarıma traktör ve makine girişiyle göçün başladığı veya bundan çok etkilendiği iddiasıdır. +